İsim: Berrin Ulutaş
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2004
Çalıştığınız Kurum: Berrin Ulutas Architect
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Sahibi
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Oldukça keyfili ve bambaska tecrübeleri tattığım beni gelistiren, büyüten ve bambaska bir bakış açısına sahip olmamı sağlayan hayatımın en onemli yıllarıdır. Gelişimimde cok büyük bir rolü vardır.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Sehircilik dersininin jurisinde ust sınıflardan dersi tekrar alan bir arkadasimiza kendi 3 boyutlu cizimimizi vermistik yardım istemisti. Acıları değistiricem deyip hiç bir açıyı değiştirmeden jüriye gelmişti ve isimlerimiz aynı anda okunmuştu. Yan yana aynı çizimlerle işittigimiz azari hatırlıyorum. Ve üst sınıf oldugu için bizim ondan aldığımızı düşünüp bize D vermisti jüri ekibi :)
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Kültür Üniversitesinin gerçek anlamda ciddi bir mimarlık eğitimi veren nadir fakültelerden biri olduğunu düşünüyorum. Meslek hayatımda almıs olduğum tüm eğitimin desteği ve önemi çok büyüktür. Çok değerli hocalarım ve kiymetli eğitim kadrosu ile sadece meseğimin gerektirdiği detayların dışında toplumsal normları ,inanç şekillerini ve iletişim gibi ayrıca cok farklı bakıs açılarını kazanmamı sağlamıştır. Almış oldugum eğitim meslek hayatımda daha nitelikli bir mimar olmamı sağlamıstır.
İsim: Orkan Güzelci
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2010
Çalıştığınız Kurum: İstanbul Teknik Üniversitesi
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Doç. Dr. / İç Mimarlık Bölümü Bölüm Başkan Yardımcısı
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
İKÜ’deki öğrencilik yıllarım okula başladığım ilk haftadan itibaren yoğun bir çalışma temposuyla geçti. Tasarım sürecinin başı ve sonu belirli olmayan yapısı içinde efektif şekilde çalışmayı öğrenmem ve sonuç ürün elde etme becerisini kazanmam eğitiminin üçüncü yılını buldu. Lisans eğitimimin son yılı ise, Hollanda’da geçen Erasmus deneyimi, bitirme projesini yürütme ve lisansüstü eğitime hazırlanmakla geçti.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
İKÜ’de unutamadığım ve özellikle birinci sınıf öğrencilerime anlattığım anım ilk dönem yapılan ön projeye ait. Bizden talep edilen “tek kişilik konser izleme mekanı” için tüm yapılı çevrenin maketini yapıp kendi önerimi makete eklememiştim. Çevre maketi yapmayı proje olarak algıladığımdan, mekan önerisi yapan arkadaşların işlerini gördüğümde “tasarım diye bir şey varmış” diye öneri yapmayan diğer arkadaşları uyarmıştım.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
İKÜ’de aldığım eğitim, lisans döneminde yurtdışında katıldığım çalıştaylarda, Erasmus sürecinde ve lisansüstü eğitime kabulüm sürecinde başarılı olmam konusunda gerekli altyapıyı sağladı. Sonrasında, İKÜ’de öğrenciliğimin de verdiği kurum aidiyetiyle 10 yıl çeşitli akademik pozisyonlarda verimli biçimde çalıştım.
İsim: Yıldız Bayer
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2003
Çalıştığınız Kurum: İŞ GAYRİMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞI ANONİM ŞİRKETİ
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Müdür Yardımcısı
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Liseden sonraki yıllar; biraz sudan çıkmış balık misali...Hem yorucu hem keyifli zamanlar... Bazen proje yetiştirmek için uyumadan geçen geceler; tasarıma girişin özgürlüğü ve yaratıcılığın keyfiyle tanıştığımız; bir kalemle nokta ve çizgilerle ne kadar çok şey yapabileceğimizin farkına vardığımız; kalemle yaptığımız her hareketin bir şey ifade ettiğini öğrendiğimiz; aydınger, schöeller eskittiğimiz, sonrasında bilgisayar, disket ve cd’lerin parçamız haline geldiği; balsa, mukavva vb… maket malzemeleriyle haşır neşir olduğumuz, proje sunumlarındaki stres ve heyecan dolu, yeni dostlukların kurulduğu yıllar…
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Nafız Çamlıbel Hoca bir gün derse kafasında bantla gelmişti. Ne oldu hocam diye sorunca trafik kazası geçirdiğini, kafasını bantalayıp hastaneye bile gitmeden derse geldiğini öğrenmiştik. Öğrencilerine değer veren, yaptığı işe saygı duyan hocalarımız vardı.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Üniversitelerin bazıları teknik, bazıları ise sanat ağırlıklı eğitim verirken; biz İKÜ’de hocalarımız sayesinde hem teknik hem sanatı birarada harmanladık. Bunun bize büyük bir katkısı olduğunu düşünüyorum. Okurken çok farkına varmasak da aslında meslek hayatımızın temellerinin atıldığı dönemler... Temelin sağlamlığı kadar hayatta olduğumuzu düşünürsek üniversite yıllarının önemi büyük.
İsim: Zeynep Savcı Özgüven
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2003
Çalıştığınız Kurum: Özgüven Mimarlık
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Y.Mimar/Akustik Uzmanı
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Gülümseyerek.. Ne güzel yıllarmış diyorum... Üzerinden 20 yıl dolu dolu geçmiş olmasına rağmen, hala dün gibi bir çok anı...
Mimarlık uzun soluklu bir yolculuk.. Mimarlık eğitimi de öyle.. Hayatın içinde bu eğitim, hala devam ediyor hatta. O yüzden, üniversitemizin çok değerli hocalarından bu eğitimi almak bizler için çok kıymetliydi.. Hala görüşürüm değerli hocalarımla, evimde gibi hissederim üniversitemin kapısından içeri girince kendimi. Bu duyguya, gerçekten paha biçilemez.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Mimarlık öğrencisi iseniz, okuldaki paylașımlarınız sadece gündüz kuşağı eğitimi ile sınırlı kalmaz... Jüri öncesi arkadașlar arasında yapılan proje kritikleri, uzun proje jürisi geceleri, okulda sabahlamalar, ağlamalar, sıra üstlerinde uyuklamalar hatta gecenin bir vakti acıkan karınları sucuk ekmek ile doyurma çabaları bile bu eğitimin içindedir. O yüzden jüri öncesi gecelerde, arkadaşlarımız ile yaptığımız sucuk ekmeklerin tadı hala damağımdadır.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
İstanbul Kültür Üniversitesi’nde almış olduğum multidisipliner mimarlık eğitimi sayesinde, okumuş olduğum bu bölümün sadece mimari tasarım alanına hizmet etmediğini, içinde farklı disiplinleri de barındırdığını görmüş oldum. Böylelikle, yüksek lisans ve doktora konularımda mimari akustik üzerine çalışmaya karar verdim. Halihazırda yapmakta olduğum mimari akustik danışmanlığı hizmetinde, mimarlık eğitimimin ve değerli okulumun bana; sabır, özveri ve disiplin anlamında katkısı çoktur.
İsim: Yaprak Arıcı
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2009
Çalıştığınız Kurum: Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Dr. Öğr. Üyesi- Dekan Yardımcısı
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Mimarlık eğitiminin gereği olan yoğun ve zor çalışma temposu, bir dolu uykusuz gece, jüri telaşları öğrencilik yıllarımın özeti olsa da, okulumu, sürecimi hep yüzümde bir tebessümle anımsıyorum. Hocalarımla kurduğum ilişkiler, bizlere verdikleri destek benim İKÜ’de geçirdiğim 4 yılı hep mutlu hatırlamamı sağladı. Hep de öyle kalacak.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Bence eğer mimarlık okuyorsanız gerek hocalarla gerek arkadaşlarınızla ilişkiniz diğer bölümlere kıyasla çok daha samimi derin oluyor. O kadar çok anımız var ki hangisini yazacağımı düşündüm ve karar veremedim. Gittiğimiz şehirdışı mimari gezilerde arkadaşlarımızla paylaştığımız anılar, o zaman görkemli olan şenliklerimizde eğlenmelerimiz, çıktı almak için ozalitçilerde sabah 5’te buluşup jüriye yetişmeye çalışmamız, jürilere hazırlanırken uyuyakaldığını farkettiğimiz arkadaşlarımızı durmadan aramamız, okulda sabahlamalarımız benim için o senelere dair çok anlamlı ve güzel anılar oldu.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Ben akademisyen olmaya üniversite 3. sınıfta karar verdim. Beni bu noktaya getiren süreç İKÜ’de aldığım mimarlık eğitiminin yanısıra hocalarımın bana örnek olması ve beni bu yolda ilerlemeye teşvik etmesidir. Şu anda kendim de öğrenci yetiştiren biri olarak İKÜ’de aldığım eğitim kültürünü sürdürmeye, öğrencilerimi hep daha iyisi için teşvik etmeye çabalıyorum. Onların inançlarını kırmaya değil, onların kendilerine inanmalarını sağlamak en büyük hedefim. Tüm bu akademik kültür bana İKÜ’deki hocalarımdan armağan. Ben de bu yolda yürümeye devam ediyorum.
İsim: Zeynep Karaman
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2021
Çalıştığınız Kurum: SAA Mimarlık
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Mimar
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Belki klişe olacak ama sanıyorum ki, buruk bir özlemle... Okula ilk başladığımda her şey bana yabancıydı. Farklı bir şehirden gelmiş 18 yaşında bir gençtim, hayallerim vardı, gerçekleşmesinden emin olmadığım. Tutunduğum o hayallere giden yoldaki kilit taşımdı üniversitem benim. Bana farklı bakış açıları katan birçok eğitimcim oldu, bana güvenen, düştüğümde kaldıran ve beni özgür bırakarak mekân tasarlamayı, mesleği öğreten… Hep gülümseyerek hatırlayacağım, kahkahalarla dolu, her gün yeni bir şey öğrendiğim o eğlenceli günleri.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Elbette var, birden çok sanıyorum, lakin benim için en unutulmazı, uykusuz gecelerde MTS’de çalışırken içtiğimiz çorbalar, uyanık kalmak için birbirinden farklı çabalarımızdı. Herkes projesini yetiştirmeye çalışırdı, sabahın saat dördü bir köşede masada uyuyan, bir köşede mukavvalarını kesip modelini yapan, bir taraftan sabaha karşı lazer kesim yaptırmak için giden… Ne kadar kıymetli olduğunu bilemediğim, kıymetini bitince anlayacağım o günler hep bir fotoğraf karesi gibi gözümün önünde kalacak hayatım boyunca. Diğer unutamadığım bir anım ise sevgili eğitimcilerimin projelerimin üzerine proje detayı çiziş anları, bir şeyleri anlamadığı sandığım, mesleği sorguladığım, kendimi kaybolmuş gibi hissettiğim o anlarda kafamdaki o toz dumanını küçük bir eskizle dağıtarak beni kendime getirdikleri o kıymetli dakikalar.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Güçlü bir portfolyo oluşturmama çok yardımcı oldu. Mimarlık usta çırak ilişkisidir ve bunu en iyi yakalanabileceği yer aslında iştir ancak okuldaki eğitimimiz dolu doluydu, iş hayatımda o tecrübesizliğin getirisini hafif atlatmama çok yardımcı oldu. Tasarımda özgürlüğü savunmayı öğrendim, mekân kurgusu yapabilmekten öte bunun önemini anladım. Kutuya bakmak yerine dışına çıkmayı öğrendim. Her şeyden önce mesleğimi sorguladığım her anda aldığım eğitim ile sorgulamalarımı minimum tutarak cevaplar bulabilmeyi öğrendim. Eğitimim benim bakış açımı genişletti sadece proje yapmayı değil insanı da öğrendim. Aldığım eğitimlerle mimarinin kolon kiriş ötesi olduğunu, varoluştan beri bir ihtiyaç olduğuna inanmama yardım edildi, elbette buna inanmak vizyonumu ve mesleğime olan sevgimi değiştirdi. Aynı zamanda sanatla o kadar bütünleşen bir bölüm ki mimarlık, proje alanınız sizin tuvaliniz, her çizgi gelecek nesillere aktarılacak ve burada verilecek kararları doğru verebilmelisiniz hem kendiniz hem de gelecekte bu projeyi deneyimleyecek herkes için, aldığım eğitimlerin elim titremeden, doğru kararlarla kurgu oluşturup tasarım yapabilmem de çok etkisi oldu.
İsim: Pelin Çetken Duran
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2009
Çalıştığınız Kurum: İstanbul Kültür Üniversitesi-İstanbul Galata Üniversitesi (Yarı zamanlı olarak)
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Ders saat ücretli Öğretim görevlisi
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
İKÜ’de mimarlık öğrencisi olmak her daim keyifle andığım bir süreçtir. Öğrencisi olduğum kurumda mezuniyetimin ardından araştırma görevlisi ve öğretim görevlisi olarak çalışmış olmak İKÜ ile bağımı çok daha özel kılmakta. Çünkü çoğu dönem arkadaşımın aksine İKÜ benim için geride kalan, yalnızca Mezunlar Gününde geldiğim bir yer olmadı. Burada olduğum süre boyunca bana hep bir şeyler öğreten, kendimi her seferinde yeniden keşfetmemi sağlayan bir yer oldu.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Eğitime ilk başladığımız sene, ilk gün “Kent Oyunu” oynamıştık. Birbirini hiç tanımayan, mimarlığı ve İstanbul’u hiç bilmeyen öğrenciler olarak çok keyifli bir kentsel mekân deneyimi yaşamıştık. Bize verilen bir rota, o rota üzerinde çeşitli duraklar ve o duraklarda olmamız gereken saatler vardı. Her ilgili durağa gittiğimizde de biz bir Hocamız bize kenti deneyimlemeye yönelik bir görev vermekteydi. Zaman kısıtı bir yandan, verilen görevleri anlamak ve uygulamak diğer yandan tüm gün inanılmaz koşuşturmalı ve eğlenceli bir İstanbul gezisi yapmış olmuştuk.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
İKÜ’de eğitimim sırasında Doç. Dr. Hakkı Yırtıcı ve Dr. Öğretim Üyesi İlke Tekin’den aldığım Sinema Mimarlık ve Modernlik seçmeli dersi benim daha sonraki yıllarda kariyerimi belirleyen ders olmuştur. O derste verilen ödev çerçevesinde yazdığım makale daha sonrasında Arredamento Mimarlık dergisinde yayınlandı. O ders ve o makale daha mezun olmadan mimarlığın düşünsel ve yazınsal dünyasının benim için önemini fark etmemi sağladı. Mezun olduktan sonra İTÜ’de yüksek lisans ve doktora yaparak akademik bir kariyeri seçme sürecim bu şekilde gerçekleşti.
İsim: Elif Camaş
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2005 Mart
Çalıştığınız Kurum: Beşiktaş Belediye Başkanlığı
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Mimar
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Biraz zorlu geçse de hakkımı aramayı öğrendiğim adalet için ilk savaşımı vermeye başladığım yıllardı. Kendimi ifadede çektiğim zorluklarım adına öğretmenlerimin desteğini asla unutamam her birine sevgim gibi saygımda sonsuzdur. Hayat yolundaki en güzel derslerimi onların eşsiz sabrı sevgisi ve öğretileri sayesinde kazandım. Hepsine minnettarım.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Emel Öğretmenimin verdiği eğitim ve destek ile azmin artarak Mühendislik bölümünden de, genel not ortalamam yüksek olduğundan, kredili dersler alarak başarı ile tamamlamak. Esra Bostancıoğlu Öğretmenimin bana metraj çalışmamı tavsiye etmesi hayatımın dönüşüm noktası oldu. Yıllarımın hepsi kazılı çok değerli Öğretmenlerim ile bütün anılarım hatrımda ve kalbimde. Yazmaya kalksam kitap çıkar.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Benim KENDİM olmamı sağladı. Sevginin gücünü farketmemi akletmemi ve her ne olursa olsun asla pes etmeden mesleğimi en iyi şekilde geliştirmemi sağlaması.
İsim: Ezgi Yıldırım
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2013
Çalıştığınız Kurum: İstanbul Kültür Üniversitesi/İstanbul Teknik Üniversitesi
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Öğretim Görevlisi/Doktor Adayı
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Üniversite yıllarım liseden sonra hem mimarlığa hem de hayata alışmakla geçti. Kendi ayaklarım üzerinde durabilmeyi öğrenmeye başlamıştım. Tek pişmanlığım Erasmus programıyla yurt dışına gitmemekti.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Unutamadığım bir anı değil, birçok anı var. Farklı yerlerde gerçekleşen proje gezilerimiz benim için hem eğlenceli hem de öğretici idi. Bunun yanı sıra okulumuzda düzenlenen ünlü mimarların konuk olduğu seminerler bana çok şey kattı. Okul dışında İlhan Tekeli seminerine gitmiştik. Bu seminer de bana farkındalık kazandırmıştı.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
İKÜ’de aldığım eğitim yüksek lisansa kabul almamda etkili oldu. İTÜ Yüksek Lisans başvuru mülakatımda mülakat görevlisi hocalar Kültür Üniversitesi Mimarlık Bölümü ve hocalarım hakkında bilgi sahibi idi. Şu an doktora hayatımın oluşmasının lisans yıllarımdaki mimarlık eğitiminin temelini iyi aldığımdan kaynaklandığını düşünüyorum. Ayrıca kendi okulumda Öğretim Görevlisi olmak benim için gurur verici.
İsim: Canan Ganiç
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2011
Çalıştığınız Kurum: Reyhan Ganiç Mimarlık
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Yüksek Mimar
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Üniversite eğitimim sırasında öncelikli olarak eğitmenlerimizin bilgi ve uzmanlık alanları, bizim eğitimimiz için sağlanacak ortamın tasarlanmasına duydukları heyecanın belirleyici olduğunu düşünüyorum. Aynı zamanda kurguladıkları eğitim ortamı ve yaklaşım çeşitliliği sayesinde, mesleğimizi yaparken benimseyeceğimiz özgün yaklaşımın gelişmesine katkı sundular. Burada en önemli katkılardan biri bireysel bir eğitim süreci yerine, birlikte ve birbirinden öğrenen, farklı sınıf ve dönemler arasında iletişimin sağlanması için kesişim alanlarının oluşturulmasıydı. Çeşitli yarışmalara girmek ve grup içinde çalışma becerilerinin teşvik edilmesi, meslek hayatında iletişim becerilerinin gelişmesine yardımcı oldu.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Unutulmayacak çok anı var ama en önemlilerinden biri 4. sınıfta, okula o dönem yenibaşlayan Suzan Hoca'mızla ortak dilde buluşma olmuştu. Bizden istenilenlerde genellikle aynı terminolojiler kullanılıyordu. Farklı bir şey duyunca, beklentinin çok büyük olduğunu sanıp, tüm sınıf çekincesinden derse gelmemişti. Hocamızı çok şaşırtmamıza rağmen Suzan Hoca bizi öyle bir kazandı ki, hem tüm sınıf birlikte çok çalışarak ve stüdyoyu verimli kullanarak ürettik, hem de sonraki yıllarda Suzan Hoca'yı bırakamadık.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Proje stüdyolarının eğitimin bel kemiği olduğu açık. Ancak burada proje dersini aldığımız hocayla sınırlı olmamak, o dönem stüdyo veren tüm hocaların yaklaşımlarını dinleyebilmek ve ortak stüdyo kültürünü paylaşmanın beni farklı düşünce ve yaklaşımlara açık olmaya hazırladığını düşünüyorum. Sadece proje derslerinin değil, projeyi çevreleyen hem zorunlu hem de seçmeli aldığımız tüm dersler ve farklı hocalar aracılığıyla bir projenin bütünseliğe nasıl ulaşabileceği, bir projenin tasarlanma sürecinin başından, uygulamanın sonuna kadar geçirdiği çok aşamalı süreçlerin tamamına ilişkin bilgi edindik. Bu da meslek yaşamında sürecin dahil olunan kısmı ya da kısımlarının öncesi ve sonrası ile ilişkilenmesini ve bilgi aktarımını sağlamaya önemli katkıları oldu.
İsim: Boğaç Süyök
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2016
Çalıştığınız Kurum: Kohler grohe architekten, Stuttgart
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Wettbewerbsmanagement (Yarışma Yönetimi)
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
İKÜ’nün lokasyonu sayesinde, ağırlıklı olarak İstanbul’un canlı ve ilgi çekici bir bölgesinde, Ataköy’de vakit geçiriyorduk, bu açıdan oldukça şanslı hissettiğimi hatırlıyorum. Mimarlık (İngilizce) bölümünün ilk mezunları olarak anılacak, 12 kişilik dinamik bir gruba dahildim. Bu da kendi içimizde hızlıca kaynaşmamızı sağlamıştı. Dönemimi her zaman gülümseyerek ve özlemle hatırlıyorum. Ek olarak, üniversitemizin uluslararası bir ortama sahip olmasının ve barındırdığı çeşitliliğin; hem Erasmus programına katılım sağlamam, hem de yüksek lisans eğitimimi yurt dışında tamamlama kararını almamda etkili olduğunu söyleyebilirim.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Unutulmaz olarak nitelendirebileceğim pek çok anı kattı bana okulum. Ancak özellikle bir tanesini paylaşmak istiyorum. Sabah 09.00’daki jürimiz için, birlikte sabahladığım sınıf arkadaşlarım Cansu ve Gizem ile birlikte baskıya yetişmek için saat 06.00 sularında evden aceleyle çıkmaya çabalıyoruz. Ellerimizde maketler, yerlerde eski paftalar, atlaya zıplaya sokağa çıkmayı başarıyoruz. Yapıştırıcı kokusu hala burnumda, açık havadan fayda umuyorum. Derin bir nefes alıyor ve atölyeye giriyorum. Jüri neyse ki başarılı geçiyor, aldığımız derin nefeslerimizi hep birlikte veriyoruz. Sonrasında da güzel bir uyku uyuyorum, öyle güzel ve rahatlatıcı bir uykuydu ki, hala aklımda.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Çok güçlü bir kadrodan, alanında çok başarılı hocalarımızdan dersler alarak mezun olduk. Bu da, mimarlığa sağlam bir temel ile yaklaşmamızı sağladı. Eğitim aldığımız süreçte, özellikle dijital alandaki yeniliklerle iç içeydik; bizi bir değil, birkaç adım ileriye taşıyacak çok değerli tecrübeleri, erkenden kazanmış olduk.
Gururla eklemek isterim ki; İKÜ’nün bana kazandırdığı teknik donanım, çalışıyor olduğum çok uluslu şirkette karşılaştığım çeşitli mimari problemler söz konusu olduğunda, akılcı çözümler üretebilmemde bana her zaman çok yardımcı oldu ve olmaya devam edecek.
İsim: Zehra Güloğlu
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2021
Çalıştığınız Kurum: İstanbul Teknik Üniversitesi/ Alibaba İnşaat
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Yüksek Lisans Öğrencisi/Mimar
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Mimarlık Fakültesi’ne ilk başladığımda içimden “Ben nereye düştüm böyle?” demiştim. Çünkü üniversiteye gelene kadar sürekli zamana karşı yarış içinde, test ve problem çözme odaklı bir dinamikle büyümüştük. Bu yeni ortama adapte olmam biraz zaman aldı. Ancak zamanla, neyi neden yaptığımızı daha çok sorgulamaya ve çevremden keyif almaya başladım. Üçüncü sınıfa geçtiğimde artık ortama tamamen adapte olmuş, işimize yarayacak çoğu 3D programı öğrenmiştim. Öğrencilik yıllarımda en çok keyif aldığım anlardan biri de jüri sunumlarıydı. Çoğu kişi bu sunumlardan stres olurken, ben projelerimi herkese anlatmaktan, olumlu/olumsuz eleştirileri dinlemekten büyük bir haz duyuyordum. Projelerimi anlatırken kendimi sanki çok büyük bir şey başarıyormuş gibi hissediyordum :) Bu yolculuk, bir keşif yolculuğuydu; hatalar yaparak, öğrendikçe ilerleyerek daima önüme baktım. Atatürk’ün dediği gibi: “Sizler, yeni Türkiye’nin genç evlatları, yorulsanız da beni izleyeceksiniz. Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar.” Bugün geriye dönüp baktığımda, bu serüvenin her anını değerli ve unutulmaz buluyorum.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Anılarım o kadar çok ki, nereden başlayacağımı bilemiyorum; hepsi benim için çok kıymetli. Ancak, unutamadığım bir anı, 1. sınıfın ilk döneminde yaşandı. Mimari tasarım proje dersimizde, benim grubuma Gülden Canol hocamız gelmişti. Gülden Hoca, eğlenceli, bilgili ve vizyoner bir kadındı. Onunla çalışmaya başladıktan sonra işine gösterdiği özen ve mükemmeliyetçilik beni çok etkiledi. Ben de onu örnek alarak projelerime daha titiz yaklaşmaya gayret ettim. Dönemin ortalarına geldiğimizde, birçok kişi hocamızın söylediklerini pek dikkate almamıştı. O gün, şans eseri her şeyi eksiksiz yapmıştım :) Gülden hoca ayağa kalkıp, “Kalk Zehra, sadece sana kahve ısmarlayacağım.” deyince biraz utanıp kızarmıştım ve ona bu ince davranışı için teşekkür edip, kibarca istemediğimi söylemiştim. Çünkü grubumdakilerin bana kötü bakacağını düşünmüştüm. Ama Gülden hoca ısrar etti, sonunda beni götürdü ve o gün kahve eşliğinde keyifli bir sohbet ettik. Dönemin sonunda kapalı jüride, bana “Sende bir ışık görüyorum, bunu sakın kaybetme ve ileride mutlaka yurt dışı deneyimi edin.” demişti. Bu sözünü asla unutmuyorum; ne zaman motivasyonum düşse veya zorlandığımı hissetsem aklıma gelir.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Mimarlık mesleğini tercih etmemdeki en büyük nedenlerden biri; yaratıcılığı ve yeniliği barındıran, insanların hayatlarına ve kalplerine dokunan mekanlar tasarlama arzusuydu. İstanbul Kültür Üniversitesi’nden aldığım eğitim, tasarım sürecine bakış açımı değiştirdi ve proje derslerime giren hocalarım sayesinde vizyonumun daha da geliştiğine inanıyorum. Ayrıca, sürekli ilerleyen ve değişen dünyada bu mesleği nasıl bir adım daha öne çıkarabilirim diye düşünmeye başladım. Bu sorgulamalarla birlikte lisans hayatımda algoritmik tasarım ve BIM gibi dersler aldım. Bu derslerin, hem İTÜ Mimari Tasarımda Bilişim programına kabul almamda hem de ileriye dönük düşüncelerimin şekillenmesinde önemli bir rol oynadığını düşünüyorum.
İsim: Süheyla Türk
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2008
- Yüksek Lisans: İstanbul Teknik Üniversitesi Şehir Planlama Bölümü (2009-2011)
- Yüksek Lisans: Lund University Faculty of Engineering Energy Efficient and Environmental Building Design (2021-Halen)
- Doktora: Lund University Department of Human Geography (2014-Halen)
Çalıştığınız Kurum: Süheyla Türk Mimarlık
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Mimarlık Ofisi Sahibi
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
Faydalı ve dolu dolu eğitim aldık. Emeği geçen tüm hocalarımı saygıyla anıyorum. Teorik eğitimi yazları stajlarda pekiştirmek de çok etkili oldu. Özellikle BIM tabanlı programın 2005 yıllarında öğretilmesi çok faydalı oldu. 3. sınıfta Avcılar'da programı kullanarak çalışmaya başlamıştım.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Yapı bilgisi derslerimizin teorisi öğleden önce verilirdi. Öğleden sonra pratik çizim yapılırdı. Derslerin pratik kısmı çok faydalı ve eğlenceli geçerdi. En sevdiğim derslerden biriydi.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Yüksek lisans yaparken İstanbul'da çeşitli ofislere başvurduğumda iyi bir portfolyom vardı ve sorun olmadı. Ancak ailemin yaşadığı Bilecik'te kendi ofisimde çalışmaya karar verdim.
İsim: Ali Kemal Terlemez
İKÜ Mimarlık’tan Mezun Olduğunuz Yıl: 2010
Çalıştığınız Kurum: Ofistab
Çalıştığınız Kurumdaki Pozisyonunuz: Kurucu, Proje Yürütücüsü
1) İKÜ’deki öğrencilik yıllarınızı nasıl anımsıyorsunuz?
İKÜ Mimarlık Bölümü’nde oldukça bütüncül, yoğun ve disiplinli bir eğitim süreci geçirdik. Yaratıcılık ve tasarım ağırlıklı proje stüdyolarında pek çok proje ürettik. Bu üretimler teorik ve kuramsal derslerde desteklendi.
2) İKÜ’deki yıllarınızdan unutamadığınız bir anınız var mı?
Proje stüdyolarındaki eğitim ve yoğun tempolu çalışma, çizim ve maket ile ifade yöntemine adaptasyon sürecini unutamam. İlk ve ortaöğretim sürecinde ezbere ve kalıplara dayalı eğitimden çıkıp düşünmeye, fikir üretmeye ve teknik gereksinimleri olan yapma eylemine dair çalışma yöntemine geçiş sancılı bir süreçti. Buna alıştıktan sonra stüdyoda sabahlama, jürilerin değeri ve heyecanı unutamadığım anılardır.
3) İKÜ’de aldığınız eğitimin sonraki yıllarınıza nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?
İKÜ’de değerli hocalarımızdan aldığımız eğitimin, hem lisansüstü akademik süreçlerde bir kuramsal altyapı sağladığını hem de mimarlık pratiğinde yenilikçi tasarım anlayışları geliştirmede iyi bir düzeyde olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca mimarlık kültürünü ve ilişkili diğer boyutlarını çoklu katmanları üzerinden okumak, anlamak, düşünmek ve üretmek üzerine duyarlı, nitelikli ve kalifiye meslek insanları yetiştirdiği düşüncesindeyim.
Ali Kemal Terlemez, Dr.
Y. Mimar